57-el-HADÎD
Medine'de inmistir; 22 (yirmiiki) âyettir. Adini, ilk âyetinde geçen "tecâdilü" kelimesinden alir.
Rahmân ve Rahîm (olan) Allah'in adiyla.
1. Göklerde ve yerde bulunan her sey Allah'i tesbih etmektedir. O, azîzdir, hakîmdir.
2. Göklerin ve yerin mülkü O'nundur. O, diriltir, öldürür. O, her seye gücü yetendir.
3. O ilktir, sondur, zahirdir, batindir. O, her seyi bilendir.
4. O, gökleri ve yeri alti günde yaratan, sonra Ars'in üzerine istivâ edendir. Yere gireni ve ondan çikani, gökten ineni ve oraya yükseleni bilir. Nerede olsaniz, O sizinle beraberdir. Allah yaptiklarinizi görür.
5. Göklerin ve yerin mülkü O'nundur. Bütün isler ancak O'na döndürülür.
6. Geceyi gündüze katar, gündüzü de geceye katar. O, kalplerde olani bilir.
7. Allah'a ve Resûlü'ne iman edin. Sizi, üzerinde tasarrufa yetkili kildigi seylerden harcayin. Sizden iman edip de (Allah rizasi için) harcayan kimselere büyük mükâfat vardir.
8. Peygamber sizi, Rabbinize iman etmeye çagirdigi halde niçin Allah'a inanmiyorsunuz? Halbuki O, sizden kesin söz de almisti. Eger inanirsaniz.
9. Sizi karanliklardan aydinliga çikarmak için kuluna apaçik âyetler indiren O'dur. Süphesiz Allah, size karsi çok sefkatli, çok merhametlidir.
10. Ne oluyor size ki, Allah yolunda harcamiyorsunuz? Halbuki göklerin ve yerin mirasi Allah'indir. Elbette içinizden, fetihten önce harcayan ve savasanlar, daha sonra harcayip savasanlara esit degildir. Onlarin derecesi, sonradan infak eden ve savasanlardan daha yüksektir. Bununla beraber Allah hepsine de en güzel olani vâdetmistir. Allah'in yaptiklarinizdan haberi vardir.
11. Kim Allah'a güzel bir ödünç verecek olursa, Allah da onun karsiligini kat kat verir ve ayrica onun çok degerli bir mükâfati da vardir.
l2. Mümin erkeklerle mümin kadinlari, önlerinden ve saglarindan, (amellerinin) nurlari aydinlatip giderken gördügün günde, (onlara): Bugün müjdeniz, zemininden irmaklar akan ve içlerinde ebedî kalacaginiz cennetlerdir, denilir. Iste büyük kurtulus budur.
13. Münafik erkeklerle münafik kadinlarin, müminlere: Bizi bekleyin, nurunuzdan bir parça isik alalim, diyecegi günde kendilerine: Arkaniza dönün de bir isik arayin! denilir. Nihayet onlarin arasina, içinde rahmet, disinda azap bulunan kapili bir sur çekilir.
14. Münafiklar onlara: Biz sizinle beraber degil miydik? diye seslenirler. (Müminler de) derler ki: Evet ama, siz kendi basinizi belaya soktunuz; firsat beklediniz; süpheye düstünüz ve kuruntular sizi aldatti. O çok aldatan (seytan) sizi, Allah hakkinda bile aldatti. Nihayet Allah'in emri gelip çatti!
15. Bugün artik ne sizden ne de inkâr edenlerden bedel kabul edilir, varacaginiz yer atestir. Size yarasan odur. Ne kötü bir dönüs yeridir!
16. Iman edenlerin Allah'i anma ve O'ndan inen Kur'an sebebiyle kalplerinin ürpermesi zamani daha gelmedi mi? Onlar daha önce kendilerine kitap verilenler gibi olmasinlar. Onlarin üzerinden uzun zaman geçti de kalpleri katilasti. Onlardan bir çogu yoldan çikmis kimselerdir.
17. Bilin ki Allah, ölümünden sonra yeryüzünü canlandiriyor. Düsünesiniz diye gerçekten, size âyetleri açikladik.
18. Sadaka veren erkeklere ve sadaka veren kadinlara ve Allah'a güzel bir ödünç verenlere, verdiklerinin karsiligi kat kat ödenir ve onlara degerli bir mükâfat vardir.
l9. Allah'a ve peygamberlerine iman edenler, (evet) iste onlar, Rableri yaninda sözü özü dogru olanlar ve sehitlik mertebesine erenlerdir. Onlarin mükâfatlari ve nûrlari vardir. Inkâr edip de âyetlerimizi yalanlayanlara gelince, onlar da cehennemin adamlaridir.
20. Bilin ki dünya hayati ancak bir oyun, eglence, bir süs, aranizda bir övünme ve daha çok mal ve evlât sahibi olma isteginden ibarettir. Tipki bir yagmur gibidir ki, bitirdigi ziraatçilerin hosuna gider. Sonra kurur da sen onun sapsari oldugunu görürsün; sonra da çer çöp olur. Ahirette ise çetin bir azap vardir. Yine orada Allah'in magfireti ve rizasi vardir. Dünya hayati aldatici bir geçimlikten baska bir sey degildir.
21. Rabbinizden bir magfirete; Allah'a ve peygamberlerine inananlar için hazirlanmis olup genisligi gökle yerin genisligi kadar olan cennete kosusun. Iste bu, Allah'in lütfudur ki onu diledigine verir. Allah büyük lütuf sahibidir.
22. Yeryüzünde vuku bulan ve sizin basiniza gelen herhangi bir musibet yoktur ki, biz onu yaratmadan önce, bir kitapta yazilmis olmasin. Süphesiz bu, Allah'a göre kolaydir.
23. (Allah bunu) elinizden çikana üzülmeyesiniz ve Allah'in size verdigi nimetlerle simarmayasiniz diye açiklamaktadir. Çünkü Allah, kendini begenip böbürlenen kimseleri sevmez.
24. Onlar cimrilik edip insanlara da cimriligi emrederler. Kim yüz çevirirse süphesiz ki Allah zengindir, hamde lâyiktir.
25. Andolsun biz peygamberlerimizi açik delillerle gönderdik ve insanlarin adaleti yerine getirmeleri için beraberlerinde kitabi ve mizani indirdik. Biz demiri de indirdik ki onda büyük bir kuvvet ve insanlar için faydalar vardir. Bu, Allah'in, dinine ve peygamberlerine gayba inanarak yardim edenleri belirlemesi içindir. Süphesiz Allah kuvvetlidir, daima üstündür.
26. Andolsun ki biz, Nuh'u ve Ibrahim'i gönderdik, peygamberligi de kitabi da onlarin soyuna verdik. Onlardan (insanlardan) kimi dogru yoldadir; içlerinden birçogu da yoldan çikmislardir.
27. Sonra bunlarin izinden ardarda peygamberlerimizi gönderdik. Meryem oglu Isa'yi da arkalarindan gönderdik, ona Incil'i verdik; ona uyanlarin kalplerine sefkat ve merhamet vermistik. Uydurduklari ruhbanliga gelince, onu biz yazmadik. Fakat kendileri Allah rizasini kazanmak için yaptilar. Ama buna da geregi gibi uymadilar. Biz de onlardan iman edenlere mükâfatlarini verdik. Içlerinden çogu da yoldan çikmislardir.
28. Ey iman edenler! Allah'tan korkun ve Peygamberine inanin ki O, size rahmetinden iki kat versin ve size isiginda yürüyeceginiz bir nûr lütfetsin; sizi bagislasin. Allah, çok bagislayan, çok esirgeyendir.
29. Böylece kitap ehli, Allah'in lütfundan hiçbir sey elde edemeyeceklerini bilsinler. Lütuf bütünüyle Allah'in elindedir, onu diledigine bahseder. Allah, büyük lütuf sahibidir.
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
HOŞ GELDİNİZ,, Yorumlarınızda Saygı Kurallarına Dikkat Etmenizi Rica Ederiz....